İZEL G. ÖZKAN, Klinik Psikolog
Çocukların sorumluluk kazanmasıyla ilgili uzmanların da ebeveynlerin de epey kafa yorduğunu görüyorum. Belki de ilk olarak sorumluluk kazanmanın neden bu kadar önemli olduğunu düşünmeliyiz. Kişinin kendi yaşamını devam ettirebilmesi, öz-bakımını sağlaması ve ilişkilerini düzenleyebilmesi için yani hayatını devam ettirebilmesi için sorumluluk almayı bilmesi gerekir.
Hangi sorumluluklar?
Sorumluluk denildiğinde, çoğu ebeveynin aklına ilk önce akademik sorumluluklar geliyor. Ödevini yapıyor mu? Sınavlarına çalışıyor mu? Okulda öğretmenini dinliyor mu? Hatta sorumluluğu sadece akademik alanla sınırlayıp ‘’Sen ders çalış yeter, başka hiçbir şey beklemiyorum’’ diyen ebeveynlerle de sıklıkla karşılaşıyoruz. Halbuki sorumluluk, hayatın her alanında ve günlük rutinlerle ilişkili pek çok görevi kapsayan bir kavram. Örneğin, kimse “Sadece işe git, başka bir şey yapmasan da olur” demez. İşe gitmek dışında düşünmeniz gereken pek çok şey vardır. Çocukların da yaşlarına ve gelişim dönemlerine bağlı olarak hem kendileri hem de çevreleri için görevleri vardır. Bu görevleri yerine getirmediklerinde sonuçlarıyla yüzleşmeleri de önemli bir gelişim fırsatıdır. Örneğin, 7 yaşındaki bir çocuğun özen göstermediği bir eşyasını kaybettiğinde, bir süre onsuz yaşaması, yerini nasıl doldurabileceğinidüşünmesi bir öğrenme fırsatıdır. Bu yüzden hemen o eşya yeniden alınmayabilir, onun çözüm üretmesine fırsat verilebilir. Bu bir cezalandırma değildir, aksine aldığı sorumlulukları yerine getirmede bazen başarısız da olabileceğini ancak bu deneyimlere öğreneceğini anlatmanın bir yoludur. O yüzden bu süreçte çocuğu eleştirmek değil, onunla konuşarak desteklemeye devam etmek anlamlıdır. Örneğin, arkadaşının çok beğendiği kalemini gizlice çantasına attığını gördüğünüzde, bunun olası sonuçları, geri götürüp vermesinin önemli olduğu, arkadaşından özür dilemesi gerektiği hakkında bir konuşma yapabilirsiniz. Böylelikle, çevresindeki kişilerle kurduğu ilişkide de bazı sorumlulukları olduğunu ve ona uygun davranması gerektiğini öğrenebilir.
Sorumluluklar çoğu zaman eğlenceli değildir hatta bazen sıkıcı bile olabilir, hele ki çocuklar için. Böyle durumlarda çocuğunuza destek olmanız gerekebilir. Örneğin, 9 yaşında çocuğunuzun günde en fazla 2 saat tabletle oynamasını istiyorsunuz ve bunu bir kural olarak koydunuz. 2 saatin sonunda tableti bırakmakta zorlanabilir. Tabletini bıraktıktan sonra neler yapabileceğiyle ilgili birlikte düşünebilirsiniz ya da ona eğlenceli teklifler yapabilirsiniz. Çocuk neden eğlenceli bir şeyi bırakıp sıkıcı bir dünyaya geçiş yapsın ki?
Nasıl kazanılır?
Çocuklar sorumluluk duygusunu bir anda kazanmazlar. Bazen bunun için defalarca konuşmak, çocuğa zaman tanımak önemlidir. Verilen sorumlulukları hemen en iyi şekilde yerine getirmesini beklemek hem çocuk için hem de ebeveynler için hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir. Günlük hayatta çevrelerine etkilerinin olduğunu öğrenerek ve yetişkinlerin davranışlarını gözlemleyerek bu beceriyi kazanırlar. Küçük yaşlardan itibaren sorumluluk alma konusunda çocukların pek çoğu gayet istekli ve motivedir. ‘’Sen bırak, ben kendim yerim’’, ‘’Ayakkabılarımı ben giyerim’’ gibi cümlelere sıklıkla rastlarız. Bu motivasyonu görmek ve çocuklara bol bol fırsat tanımak, yaptıkları denemelerde sabırlı davranmak önemli olabilir. Bu aşamada çabasını görmek ve takdir etmek, müdahil olmadan bazen gözlemleyen, ihtiyacı olduğunda yardım eden bir konumda olmak faydalı olabilir. Her konuda olduğu gibi, bu konuda da bolca yetişkin desteğine ihtiyaçları vardır. Küçük yaşlardan itibaren, yaşlarına uygun olarak amaç belirleme, planlama ve bu planları yürütme konusunda rehberlik edilmesi gerekir. Zorlandığında birlikte düşünmeye, anlaşılmaya ve ona güvendiğinizi hissettirmenize ihtiyaç duyabilirler. Çocukların alabileceği sorumlulukları belirlerken akranlarıyla kıyaslamadan, yaşına, mizacına, gelişimine ve becerilerine göre sorumluluklarını tanımlamak çocuk için faydalı olabilir. Çocuğun yapabileceğinden daha fazlasını beklemek, çocuğun motivasyonunu düşürebilir ve kendini yetersiz hissetmesine sebep olabilir. Bunun tam tersi bir durum olduğunda ise, çocuğun konfor alanından çıkamamasına ve becerilerini geliştirememesine neden olabilir. Çocuk çevresine ve kendisine karşı yapması gerekenlerin önemini anlarsa ve kendi katkısını görürse sorumluluk alma olasılığı artar. Örneğin; ergenliğe girmek üzere olan çocuğunuza, ‘’Düzenli banyo yapıyor olman sağlığın için önemli. Buna özen göstermen çok değerli’’ gibi bir geribildirim verebilirsiniz.
Davranışlar bize ne anlatır?
Bazı durumlarda çocuğun ne kendisine ne de çevresine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmediklerini görürüz. Çocuğun bu davranışı, baş edilemeyen bir hayal kırıklığının, dile gelememiş ciddi bir öfkenin ya da değersizleştiren bir tutumun işareti olabilir. Bu davranışının ilgi gördüğünü fark etmiş, bu yolla ilişki kurmayı öğrenmiş olabilir. Çocuğun ihtiyacının ve duygularının ne olduğunu anlamaya çalışmak ve bu ihtiyaçların işlevsel yollarla giderilmesi için çocuğa yardımcı olmak önemlidir. Madalyonun tam tersinde ise, bütün sorumluluklarını yerine getirmek için olanca çabayı harcayan çocuklar yer alıyor. Genellikle arzulanan, istenen çocuklar olmaları sebebiyle de kendilerine hata yapmak için hiç pay bırakmayan, kaygılı tarafları görülmeyebiliyor. Örneğin, uzun zaman sonra ailece bir hafta sonu tatili yapmaya karar verildiğinde, çocuk orada ödevlerini tamamlayamayacağı için çok endişelenebiliyor. Böyle çocuklara “tembellik yapmanın’’, bırakabilmenin bazen gerekli olduğunu vurgulamak, bunun bir ihtiyaç olabileceğini göstermek önemli olabilir. Aslında bu da kişinin kendine alan tanıması, bazı sorumluluklarından mesafe alması ve kendini rahatlatması için bazen bir gereklilik olabilmektedir.
Son söz…
Çocuğunuza bu beceriyi kazandırırken, kendi davranışlarınızı ve nerelerde sorumluluk alıp, nerelerde zorlandığınızı keşfetmeniz önemli olabilir. “Siz kendinize ve çevrenize karşı sorumluluklarınızı yerine getiriyor musunuz?”, “Sizce çocuğunuz sizin davranışlarınızdan bu konuda nasıl bir mesaj alıyor?” gibi sorular hakkında düşünmek ve kendi davranışlarınız ile ilgili farkındalık kazanmak, çocuğunuza bu konudaki yaklaşımınızı belirlemenizde yararlı olabilir. Çocukların günlük yaşamda sorumluluk kazanma fırsatı yakalayabileceği pek çok zaman olur ve çocuklar deneyimle öğrenir. Rehber olarak, öncelikle ebeveynler ve çocuğun çevresindeki diğer önemli kişiler de bu deneyimleri anlamlandırarak, zorlanılan noktalarda destek olarak bu becerinin kazanılmasını kolaylaştırabilirler.