BÜŞRA KESKİN, Psikolojik Danışman
Regl yani menstrüasyon, gerçekleşen vajinal kanama döngüsü olarak tanımlanabilir. “Hasta oldum, anavatan kan ağlıyor, aybaşı, muayyen gün, halam geldi” gibi üstü kapalı, saklı, gizli ifadelerden de anlaşılabileceği gibi, regl denince akla ilk gelenler toplumun bu kavramı ele alışından bağımsız değildir.
Regl olmak, kadın olmak mıdır?
Regl olmak, kadınlığa adım atmak, çocukluktan çıkmak ile özdeşleştirilebiliyor. Hatta bazen evliliğe, çocuk doğurmaya hazır olmak gibi algılanabiliyor, çocuk haklarına aykırı biçimde, çocuk yaşta, zorla ve erken evlendirilme söz konusu olabiliyor.
Regl olanlar, toplumun kadın olmaya atfettiği roller nedeniyle tuhaf geleneklere maruz bırakılabiliyor. Örneğin, Türkiye’de de yaygın olarak karşılaştığımız gibi, ilk regl olunduğunda bir tür uyarı niteliğinde tokat atılabiliyor. Regl olan kadının kurduğu tuşunun, mayaladığı yoğurdun tutmayacağı düşünülebiliyor. Hindistan, Çin, Nepal gibi ülkelerde, regl döneminde dışarı çıkmak, kalabalıkta bulunmak, erkeklerle doğrudan konuşmak hoş görülmeyebiliyor. Regl olduğunu söylemek, ped, tampon almak, istemek utanç verici olabiliyor, görünür şekilde elinde tutmak ayıplanabiliyor, tuvalete giderken kıyafetin koluna sıkıştırmak usulüyle gizlenebiliyor. Regl dönemlerinde ne giyileceği, hangi renk giyileceği sorun olabiliyor, yakın arkadaşlara tedirginlikle “Bir arkama bakar mısın, bir şey var mı?” diye sorulabiliyor. “Kadınlık zaten acı çekmek demek, her ay acı çekiyorsun.” gibi söylemler karşımıza çıkabiliyor.
Kadın kimliğine bu kadar çok atıf yapılması, çeşitli nedenlerle regl olmayan trans ya da natrans kadınların kendilerini eksik, yarım, kadın değilmiş gibi hissetmelerine yol açabiliyor. Kendini kadın-erkek gibi ikili cinsiyet kalıplarının dışında tanımlayanlar ya da regl olmaya devam eden trans erkekler için, reglin kadınlıkla ilgili olduğu inancı, cinsiyet kimliği açısından zedeleyici olabiliyor.
Regl üzerine konuşabilmek
İlk regl olduğumda ne hissetmiştim? Bu konuda neler biliyordum? Regl ile ilgili neler duydum? Regl olduğumda nasıl tepkiler aldım, neler deneyimledim? Araştırmalar, bu tür sorulara verilen cevapların, yetişkinlikte regl ile ilgili algı ve tutumlarda belirleyici olabileceğini gösteriyor. Örneğin, bazen regl, “berbat”, “çok ağrılı”, “acı dolu”, “çileli”, “kirli”, “rahatsızlık verici” olarak kodlanabiliyor. Bu olumsuz algılar, genelleyici atıflar regl olma deneyimini yalnızlaştırıp, zorlaştırabiliyor. Öte yandan, beden üzerine konuşabilen, bedeni keşfetmeye fırsat tanıyan, yasaklamayan, ayıplamayan ebeveynler, yetişkinlerle büyümüş çocuklar, cinsel sağlık ile ilgili daha doğru ve yeterli bilgiler alabiliyor, regl olma deneyimine daha hazırlıklı olabiliyorlar. İlk regl deneyimlerini daha olumlu hatırlıyor, yetişkinlikte de bunu doğal bir süreç olarak tanımlayabiliyorlar.
“Ayıptır, konuşulmaz” demek yerine regl, beden, ergenlik, cinsel sağlık, üreme sağlığı gibi konular üzerine güvenle, rahatlıkla konuşulabilecek fırsatlar, alanlar yaratmak oldukça önemlidir. Örneğin, bazı iş yerlerinde regl iznini hakkının tanınması ancak bu konuşmalar ile mümkün olabildi. Ev içinde de, ebeveynlerin, okulda öğretmenlerin, çocuğun sevdiği, güvendiği, hoş sohbet ettiği halasının, amcasının, teyzesinin, aile dostunun bu tür konuları konuşabiliyor olması kıymetlidir. Çocuk, kiminle konuşmak istiyorsa, o kişinin, yaşına ve gelişimine uygun şekilde, çocuğun sorduğu, merak ettiği kadarına cevap vererek, toz ve gaz bulutundan başlamadan ya da çok ayrıntıya girmeden paylaşımlar yapması işlevsel olabilir. Tabular azaldıkça, “norm” kabul edilen düşünceler, inançlar değişip, dönüştükçe, üzerine konuşulabildikçe, doğru bilgilere ulaşabilmek, diğer deneyimlerden de faydalanmak, öğrenmek, bedenle olumlu bir ilişki geliştirebilmek mümkün olabilir.
https://www.amnesty.org.tr/icerik/simdi-regl-donemini-ve-tabulari-yikan-kadinlari-konusalim
https://www.sivilsayfalar.org/2019/11/29/regl-izninin-hak-olarak-tanimlanmasi-icin-bir-adim-attik/
Akbaş T. ve Sanberk İ. (2012, Mart). İlk Menstrüasyon Ve Ejakülasyon Deneyimi: Hazırlık, Ön Yaşantılar ve Ön Bilgilerin Cinsel Tutum ve Davranışlarla İlişkisinin İncelenmesi. Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 21. 323-338.